Kültürel Yozlaşmanın Toplum Üzerindeki Etkileri 2

07.09.2025
Suça Sürüklenen Çocuklar

Kılıfına uydurulan suçlar ve adalet terazisindeki yeri... "Mattia Ahmet Minguzzi" kalabalıklar ortasında planlı ve vahşice ö-ldürülmesinin ardından, katil ve yanındakiler için "suça sürüklenen çocuk" ibareleri kullanıldı.

Suça Sürüklenen Çocuk
Suça Sürüklenen Çocuk

Yasal olarak 18 yaşını aşmamış herkes "ÇOCUK" olarak kabul ediliyor. Bu kanunun değişmesi ve çocuk sayılma yaşının 12 yaş sınırına ve 12 - 18 yaş arasını "GENÇ" statüsünde daha etkin yaptırımlar ile cezalandırılması gerekmektedir. 

Aksi takdirde suç işlemeyi mattah bir şey zanneden, madde kullanımına sürüklenen, aileleri tarafından da umursanmayan bu karakterlerin "ÇOCUK" olarak yargılanması ve kısa sürede tekrar toplum içerisine dönmesi ile toplumsal yozlaşma ve çökme hızlanarak devam edecektir. 

Bağımlılıkları Sebebiyle Çıkış Yolu Yok
Bağımlılıkları Sebebiyle Çıkış Yolu Yok

Çocuk ve Genç statülerinin yasalaarda tekrar belirlenmesinin ardından, toplumun tüm uzuvları da gerektiği şekilde denetlenmelidir.

18 yaşından küçüklerr sigara ve alkol satanlar, bali ve uçucu kimyasalların 18 yaş altının da erişeceği şekilde pazarlanması, okullar ve kafeteryaların madde pazarlama alanlarına  dönüşmesi gibi pek çok sorunun da denetlemeler ve en ağır cezalar ile cezalandırılmaları gerekmektedir. 

 Aksi takdirde gençler gibi çocukları da kaybetmeye başlayacağız. Okullardaki akran zorbalıkları ve vefat eden çocuklar, gençler de bu durumun çok uzakta olmadığının ispatı.

Bağımlılık ve Toplum
Bağımlılık ve Toplum

Bağımlılık ve toplumun bağımlılara karşı kabullenmez tavırları ile öfke nöbetlerine yenilen insanlar... Kamusal alanda gerekli yaptırımların yapılmaması ve madde kullanıcılarına dair cezaların onları daha fazla öfke nöbetine sevk edip tekrar toplum içinde serbestçe dolaşmasına izin verilmesi ile tekrarlanan suçlar ve acılar da toplumun adalete olan inancını tamamen tüketiyor. 

 Hal böyle olunca! İnsanlar kendi adaletlerini sağlamak üzere hazırlanıyorlar. Bireysel silahlanma konusunda da DENETİMSİZLİK ve ateşli silahlara erişimin kolay olması, ateşin üzerine dökülen benzinden farksız. 

Yansın Dünya Umurumda Mı?
Yansın Dünya Umurumda Mı?

Yansın dünya, umurumda mı?

Aile içi şiddetten kaçamayan, sığındığı "arkadaş" ortamlarında maddeye ve suça alıştırılan çocuklar, genç yaşlarında 12- 18 arasında da Güç ve Para için her yola başvuruyorlar...

Kafalarındaki motivasyon belli!
 "Ben yanmışım zaten, yansın dünya. Umurumda mı?" Bu bizzat edindiğim cevaplardan biri... Toplumun kanayan yarasına çözüm bulmak yerine o yaraları görmezden gelmesinin sonuçlarıdır bugün yaşananlar...

Bana dokunmayan yılan bin yaşasın...
Bana dokunmayan yılan bin yaşasın...
Bana dokunmayan yılan bin yaşasın...

"Bana dokunmayan yılan bin yaşasın!" demekle olmuyor... Kötülüğe uzanan her yolu kesmek zorundayız! Bu mücadeleyi başka hiçbir yol ile kazanamayız.
Görmezden gelinen her kötülük çoğalarak yoluna devam edecektir. Sonuç! 

Sonuç kültürel yozlaşma ve toplum huzurunun yok olması olacaktır. Bunun başka bir yolu da yok! 

 "Kültürel Yozlaşmanın Toplum Üzerindeki Etkileri" yazı dizimizin 2. makalesine burada son verip, devamının geleceğini belirtirim.


Takipte Kalın... 

Önceki Yazılarımız