Kültürel Yozlaşmanın Toplum Üzerindeki Etkileri 4
Çocuk kadınlar...
Kültürel Yozlaşmanın Toplum Üzerindeki Etkileri yazı dizimizin 4. bölümünde değineceğimiz toplumsal değişim "Çocuk Kadınlar" üzerine olacak. Bir erkek olarak bu konuda yazacağım her satırın 2 kız evladı babası olduğumun bilinerek okunmasını ve dikkate alınmasını isterim. Lüzumu olmayan feminist çıkışlara gerek olmadığını belirtmek isterim. Yazılarım, kişisel bir görüş bildiriminden öteye geçmeyen bir süreç olmadığı gibi toplum "Yanlışları ve Doğrularını" da tayin edecek kadar geçerli değil.
Öncelikle şunu bi netleştirelim! "Çocuk Gelin" kavramına ne kadar karşı durulması gerekli ise "Çocuk Kadın" kavramına da bir o kadar net bir tavırla karşı durulmalıdır. Ebeveynlerin; "ÖZGÜRCE GİYİNEBİLİR" tavrının sonucu olarak henüz çocuk olarak atfedildiği yaşlarındaki kız çocuklarının yaşına uygun giyinmemeleri ve tavırlarda bulunmaması, "KADIN" ve dişiliğini hem fiziki tavırlar açısından hem de düşünce dünyası açısından köklü değişimlere sebep olmaktadır.
Birileri çıkıp buna geri kafalılık diyecek!!!
Ancak konu sizin bu aymaz tepkileriniz kadar basit ya da sığ değil! Bunlar baştan sona gerçek ve genellikle sonu acı ile biten süreçler...
Toplumun elit tabakasında yer alan insanlar için "Çocuk Gelin" kavramını savunan dindar karakterler GERİCİ ve YOBAZ gibi etiketler ile anılırken, aynı kız çocuklarının "Çocuk Kadınlar" olmasını ve yaşına uygun olmayan giyim ile başlayıp tavırlar ile devam eden yaşam tarzlarına anlayışlı ve özgürlükçü birer ebeveyn olarak izin verdiklerini savunuyorlar.
Kimse kusura bakmasın...
Kimse kusura bakmasın ama Yobaz Dindarların "Çocuk Gelin" sapkınlığı kadar sapkın bir diğer tavır da kız çocuklarının "Çocuk Kadınlar" olarak yaşamasına müsemma göstermektir. Bir taraf direkt sapkın iken, diğer taraf toplumun sapkınlarına yönelik ürün üreticileri gibi davranıyor.
Kız çocuklarını anaç, dişil ve erkek çocuklarını maço, eril tavırlarla yetiştirmeden önce... Çocuklarınıza "İYİ İNSAN" olmayı öğretmelisiniz. Diğerlerinin haklarını da en az kendi hakkı kadar koruyup kollayan, empati yetisi gelişmiş birer birey olmalarını sağlamalısınız. Eril ve Dişil enerjileri ile yetişkin birer Kadın ve Erkek olmak konusu zaten kaçınılmaz bir biyolojik yolculuk. Bunun için eğitim vermenize zerre gerek yoktur.
Kültürel Yozlaşma sadece yeni nesilde yayılan bulaşıcı bir hastalık değil!
Kültürel yozlaşma sadece yeni nesilde yayılan bulaşıcı bir hastalık değil! Ebeveynlerin ve toplumun tüm diğer rol modellerinin de yanlış yönlendirmeleri ile sonradan gelen her nesil, kültürel yozlaşma bataklığında giderek daha da derine batmaktadır. Bu zinciri kırmak yine toplumun bireylerinin elindedir.
Kültürel Yozlaşmanın Toplum Üzerindeki Etkileri yazı dizimizin devam edeceğini belirtir.
Yorum ve tavsiyelerinizi bizimle paylaşmanızı beklerim.